Fenerbahçe’nin devre ortasında Premier Lig devi Chelsea’den kiralık olarak takımına kattığı Nijeryalı sağ kanat oyuncusu Victor Moses açıklamalarda bulundu. Moses, İngiliz The Guardian gazetesine verdiği röportajda Sarı Lacivertli kulübe transfer sürecini, taraftarı ve derbileri anlattı.
“Futbol oynamaya gereksinimim vardı”
“Chelsea’den ayrılmak çok sıkıntı bir karardı. Çünkü Chelsea benim için çok özel bir kulüp ve taraftarlarla aramda mükemmel bir bağlantı vardı. Fakat menajer Maurizio Sarri’nin planlarında bana yer olmadığı açıktı. Orada çok büyük muvaffakiyetler elde ettim lakin artık futbol oynamaya gereksinimim vardı. Fenerbahçe’ye de bu yüzden gittim. Birinci vakitlerimde herkes grubun ligdek berbat gidişatından dolayı şoke olmuş bir hâldeydi. Fenerbahçe üzere büyük bir kulübün bu türlü bir konumda olmaması gerekiyordu ve ben de gruba bu yüzden geldim.”
“Stat çökecekmiş üzere hissediyorsunuz”
“Türkiye’de stadyumlardaki atmosfer, İngiltere’dekinden çok farklı. Daha evvel deneyim ettiğim hiçbir şeye benzemiyor. Burada her maçı kesinlikle kazanmak zorundasınız. Taraftarlar, çok tutkulu ve bizden sadece kazanıp herkesi keyifli etmemezi istiyorlar. Onlar için futbol, adeta bir hayat biçimi. Bilhassa Galatasaray ve Beşiktaş’a karşı oynadığım maçlar, inanılmaz bir deneyimdi.
Seyircilerin tezahüratları ve zıplamalarından stat çökecekmiş üzere hissediyorsunuz. Elhasıl maçlardaki atmosfer tek sözle inanılmaz. Taraftarların futbol sevgisinin çılgınlık boyutunda olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Futbolu seviyorlar ve kadrolarının kazanmaklarını istiyorlar. Kadrolarını destekleme nedenleri tam olarak bu.”
“Fenerbahçe, kolay bir seçim değildi”
“Fenerbahçe’ye gitmek, benim için kolay bir karar değildi. Buraya sırf futbol oynamak için geldim. Kulübün şu andaki durumunun birinci geldiğim vakitlere kıyasla daha âlâ olduğundan emin olabilirsiniz. Onları, istedikleri yere ulaştırmak benim üzere bir oyuncu için devasa bir test. Türkiye’de eşim ve iki çocuğumla birlikte yaşıyorum. Eşim buraya yerleşti ve çocuklarım da burada okuyor. Bu da benim işimi kolaylaştırıyor. Meskene geldiğimde çocuklarımı görmek kendimi hâlâ Londra’daymış üzere hissettiriyor.” (Fanatik)
